Meksika’nın Colima kentinde 1.700 yıl öncesine ait kemik ve antik figürinler bulunan toplu mezar ortaya çıkartıldı.
Meksika’da, bir düzineden fazla yetişkin erkek kemiklerinin yanı sıra Kolomb öncesine ait heykellerin ve figürinlerin bulunduğu 1.700 yıllık el değmemiş bir mezar yapısı ortaya çıkartıldı.
Arkeologlar, Meksika’nın Colima kentindeki ‘Yedinci Gün Adventist Klisesi’nin’ restoresi sırasında Comala Periyoduna tarihlenen antik mezar keşfettiler. Arkeologlar, taşlarla mühürlenmiş bir delik, öğütmeye mahsus aletleri ve insan kemiklerini ortaya çıkarmışlardır. Mezarın içerisinde 12 adet kafatası ve diğer kemikler de düzensiz bir biçimde birbiri üstüne bindirilmiş şekilde bulunmuştur. Meksika Ulusal Antropoloji ve Tarih Enstitüsü’nde çalışan fizik antropoloğu Rosa Maria Flores Ramirez’e göre bazı kafataslarının hasar belirtilerinin yanı sıra dişlerde de kırıklar ve aşınmalar görülmektedir.
Arkeologların yaptığı araştırmalar sonucunda mezarda 3 adet seviye olduğu ortaya çıkmıştır. İkinci mezar seviyesinde iki kafatasının yanına yerleştirilmiş yüzü aşağıya doğru bakan bir erkek bir kadın figürini bulunmuştur.
Antik Figürinler
Erkek figürini 39 cm. uzunluğunda ve 15 cm. genişliğinde olup üzerinden boynuz çıkmış olan özenli bir başlık takıyordu. Elinde de bir adet balta taşır şekilde betimlenmiştir.
Kadın figürini ise 32 cm. uzunluğunda 14 cm. genişliğinde olup keskin bir burun ve üçgen biçimli kafaya sahiptir. Başında bantlı bir başlık olup elleri çapraz biçimli betimlenmiştir. Sağ elinde bir kap tutan kadın figürinin yanı sıra mezarda iki adet aynı biçimde kapta bulunmuştur.
Flores Ramirez yaptığı açıklamada şunları bildirmiştir:
‘ Bu parçaların burada bulunması o dönemde Colima Vadisinde yaşayan grupların dünya görüşünü ima etmektedir. Heykeller niteliklerine göre, bir şaman temsil eden erkek heykelinde olduğu gibi ölen insanların korunmasını sağlayan uyumlu unsurlar olarak görev yapıyordu.’
Bu tür buluntular bu bölge için nadirdir. Çünkü bu tür mezarlar arkeologlar tarafından keşfedilmeden defineciler tarafından yağmalanmaktadır. Araştırmacılar mezarın dokunulmamış olmasını ‘ lezyonları, deformasyonları gözlemlemek ve hayatlarının nasıl olduğunu anlayabilmek için daha fazla bilgiye sahip olmamız açısından kemik kalıntılarına ilk yaklaşımımıza izin vermiştir’ şeklinde yorumlamışlardır.
Kaynak: 1